“Mesleki ve Teknik Beceri Kazandıracak Tercihler Yapın”
|Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, Türkiye’nin mesleki eğitim ve nitelikli ara eleman konusunda önemli eksiklikleri olduğunu kaydederek, TEOG sınavı sonrası tercih yapacak öğrencilere ve ailelerine; mezunlarına teknik ve mesleki beceri kazandıran eğitim kurumlarını tercih etmeleri tavsiyesinde bulundu.
Başkan Çetin’in açıklaması şöyle:
“Bilindiği gibi, Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sınavı yapılmış olup, 1 milyon 200 bine yakın öğrenci lise tercihlerini 24 Temmuz’a kadar yapacaklar. Bu aşamada bütün velilerimize ve gençlerimize lise tercihlerinde geleneksel kalıpların dışına çıkarak mesleki ve teknik beceri kazanacak bir alan seçmeleri hususunda tavsiyede bulunmayı yararlı görüyorum.
Mesleki öğretim alan gençlerin oranı %60’lara çıkmalı
Ülkemizde 5.5 milyon orta öğretim öğrencisinin 1.9 milyonu mesleki ve teknik ortaöğretimde, 2.9 milyonu genel ortaöğretimde, 634 bini dini ortaöğretimdedir. Meslek eğitimine verilen öneme rağmen, mesleki öğretim alan gençlerimizin oranı %34’te kalmaktadır. Oysa bu oranın %60’lara çıkması gerekmektedir.
Klasik fakültelere yönelik tercihler geride bırakılmalı, geleceği olan meslekler hedeflenmeli
Ailelerimiz ve gençlerimiz artık genel lise, teknik olmayan klasik fakülte öğretimi tercihlerini gözden geçirmeli ve genç yaşta mesleki beceri kazanmaya önem vermelidirler. Alan ve konu seçimi lise çağında ve daha çok teknik beceri gerektiren geleceğin mesleklerine dönük olarak yapılmalıdır.
Ülkemizde meslek yüksek okullarında okuyan 2.5 milyon gencimizin yalnızca 86 bini bilişim, 357 bini imalat alanındadır; buna karşılık 314 bini yönetim ve idare, 232 bini din bilimleri olmak üzere 1.6 milyon genç sosyal bilimler, kalanı da diğer hizmet sektörleri alanındadır.
Yine YÖK verilerine göre 4 milyon lisans öğrencisi içerisinde bilişim alanında okuyan öğrenci sayısı 6.615’ten ibarettir. Bu 4 milyon öğrencinin yalnızca 468 bini mühendislik, mimarlık, imalat, inşaat gibi teknik alanlarda okumaktadır. Lisans öğrencilerinin büyük kısmı sosyal bilimler, sağlık ve diğer hizmet sektörlerine dönük öğretim almaktadır.
Gençlerin masa başı işlere, devlet memuru olmaya yönelmesi sağlıklı değil
Gençlerimizin teknik beceriden yoksun eğitim ve öğretim almaları, masa başı işlere, devlet memuru olmaya yönelmeleri, hem gençlerin hem ekonomimizin geleceği açısından sağlıklı değildir. Gençlerimiz geleceğin teknolojilerini iyi kullanmayı ve bir alanda üretmeyi öğrenerek yetişmeli, mutlaka bir beceri kazanmalı, daha sonra istedikleri takdirde sosyal bilimlere yönelmelidir.
İmalat sektöründe bir usta birçok beyaz yakalıdan çok kazanıyor, patron olabiliyor
İmalat sanayimizde eğitimli usta eksikliği yatırım ve üretimi zorlaştıran en önemli sorunlardan birisi olmaya başlamıştır. İşbaşı eğitim programlarına ve istihdam desteklerine rağmen çıraklık-kalfalık-ustalık kariyeri bitmektedir. İmalat sektöründe iyi bir usta birçok beyaz yakalıdan ve resmi görevliden daha fazla kazanmakta, işçi iken işveren olmaktadır. Üretme bilgisi veya teknik beceri aynı zamanda gençlerimizin güven ve kişilik kazanmalarına da katkı sağlamaktadır.
“Ustalığa” maddi ve manevi takdiri göstermek zorundayız
Bütün bunlara rağmen ülkemizdeki sorunun kaynağında ustalığı küçümseyen, resmi unvanları önemseyen sosyal kültürümüz, hukuk ve devlet sistemimiz, ekonomimizin yapısı, vergi ve teşvik sistemimiz de rol oynamaktadır. Dolayısıyla bizde artık ailede, eğitimde, toplumda ve işte, tıpkı gelişmiş ekonomilerde olduğu gibi, ustalığa önem vermek, gereken maddi ve manevi takdiri göstermek zorundayız.
Lise tercihlerinin yapılacağı şu günlerde, ailelerimizi ve gençlerimizi teknik beceri geliştiren bilişim ve imalat sektörü konularına ilgi göstermeye çağırmak istiyorum.”