Antalya OSB’ye Teknoloji Geliştirme Bölgesi

Antalya Organize Sanayi Bölgesi (OSB) bünyesinde kurulması planlanan “Teknoloji Geliştirme Bölgesi” Kurucu Heyet Protokolü törenle imzalandı. Protokolü Vali Münir Karaloğlu, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Ünal, Antalya Bilim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek, ATSO Başkan Yardımcısı Mustafa İssi ve OSB Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar imzaladı.

Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Türkiye’de özellikle son 15 yıldır Ar-Ge ve inovasyon konusunda ciddi bir gayret bulunduğunu, Ar-Ge ve inovasyona gayrisafi milli hasıladan ayrılan payın her geçen yıl arttığını söyledi.

Ar-Ge ve inovasyon konusunda atılması gereken daha çok adımın bulunduğunu ifade eden Vali Karaloğlu, “Türkiye’nin son 4-5 yıldır ihracat rakamı 150 milyar dolar civarında, bu rakamı daha fazla büyütemiyoruz. Niye? Katma değeri yüksek mallar üretip ihraç edemediğimiz için” diye konuştu.

Ar-Ge projelerinin ticarileşmesinin başka bir problem olduğunu belirten Vali Karaloğlu, üniversitelerdeki bilimsel değerlerin ticarileşmesi için teknoloji geliştirme bölgelerine gerek olduğunu vurguladı.

“Kaç araştırma-geliştirme projesi ticarileşti” sorusunun bugün en büyük problem olduğunu aktaran Vali Karaloğlu, “Bugün imza atacağımız protokol bu sorunun çözümüne dönüktür. Üniversitelerdeki bilim insanlarının çalışmaları sanayide ürüne dönüşmüyorsa sonra raflarda satılmıyorsa bir anlamı yok.” dedi.

Kuluçka Merkezi ve Tasarım Atölyeleri Bulunacak

Antalya OSB Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar da yaklaşık 55 bin metrekarelik alanda yapılması planlanan merkezde bilimle uğraşan büroların, bunları destekleyen bir kuluçka merkezi ve tasarım atölyelerinin bulunacağını bildirdi.

Bölgeye uygun bir biyoteknolojiyi uzmanlaşmış dal olarak kentte getirmek istediklerini anlatan Bahar, “Biyoteknolojinin içinde medikal, tarım, sağlık, kimya, kozmetik, tekstil gibi birçok şey var. OSB’deki 8 ana sektör için en gerekli dalı biyoteknoloji olarak belirlemiş bulunmaktayız. Biz sadece Teknoloji Geliştirme Bölgesi kurmakla kalmayacağız. Antalya Bilim Üniversitesi ile merkez arasında sadece bir duvar var. Üniversite sanayi işbirliğinin önemini vurgulamak amacıyla o duvarı temel atma töreni sırasında sembolik olarak yıkacağız. Türkiye’de sanıyorum 60’ın üzerinde teknokent var, bunların sadece 8-10 tanesi efektif olarak çalışıyor. Kalanların plaza teknokentler olduğunu söylemek isterim. Biz paraya, fonlara ve mevzuata yakın bir oluşum kurmak istiyoruz. Dışa bağımlı değil kendi projelerini üreten, pazarlamasını yapan, ticarileşmiş, teknoloji geliştirme alanı istiyoruz. Tam bağımsız Türkiye’nin geçtiği yol araştırma-geliştirmedir, bilimdir. Katma değeri yüksek bir teknoloji bölgesi yaratmak istiyoruz” dedi.