BAKSİFED’den Finansmana Erişim Kanallarının Açılmasına Yönelik 3 Önemli Öneri


“Finansmana erişim yoksa üretim, yatırım, istihdam ve ihracat gücümüz durabilir”

Batı Akdeniz Sanayi Ve İş Dünyasi Federasyonu (BAKSİFED), olarak katıldığımız ve üyesi olduğumuz Türkiye’nin en büyük bağımsız iş dünyası örgütü Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) hızla yükselen ticari kredi faizlerinin işletmelere etkisine ilişkin bir basın açıklaması yaptı. Üretim, yatırım, istihdam ve ihracat gücümüzün sürdürülebilirliği için bankaların kredi maliyetlerini düşürüp, finansmana erişim kanallarını açması gerektiğinin vurgulandığı açıklamada ayrıca, KGF’nin acil devreye alınması ve Eximbank’ın doğrudan teminat mektupsuz ihracat desteğine geçmesi gerektiği belirtildi. Basın açıklamasında şu görüşlere yer verildi:

TÜRKONFED çatısı altındaki 30 federasyon ve 284 dernek üzerinden 50 bini aşkın şirketi temsil eden Türkiye’nin en büyük bağımsız iş dünyası örgütünün bir parçası olarak, finansmana erişim kanallarının açılması ile destek mekanizmalarının oluşturulmasına yönelik önerilerimizi kamuoyuyla paylaşmak isteriz:

  1. Bankalar kredi faizlerini düşürmeli, katı kurallardan vazgeçmeli

Özellikle kurdaki oynaklık nedeniyle banka ve piyasa oyuncularının izlediği ‘bekle-gör’ politikası, iş dünyasını zor durumda bırakmıştır. Ticari kredi faizlerinde son yılların en sert artışları yaşanmış, özel bankaların faiz oranları yüzde 35’leri bulmuştur. Kamu bankalarındaki oranlar yüzde 15-17 arasında seyretse de onlar da kredi verme konusunda limitli ve iştahsız davranmaktadır. Diğer taraftan tüm bankalar kredi kullanımında katı kurallar uygulamaktadır. Bazı bankalar, yalnızca kendi bankalarında hesabı olan tedarikçilere ödeme yapılması koşulunu öne sürmekte, bankadan bankaya transfere veya başka bankadaki kredinin kapatılmasına izin vermemektedir.

Bu koşullarda bankaların tek taraflı oran artışına maruz kalan işletmeler herhangi bir pazarlık şansına da sahip olmadıklarından finansmana erişememektedir. Firmalarımızın kapanmaması, istihdam ve iş gücü piyasasının daha fazla bozulmaması için firmalarımızın işletme sermayesi, bankacılık sistemi tarafından desteklenmelidir. Bu süreçte bankalar firmalara ayırdıkları kredi limitlerini artırırken, talep edilen kredi faizlerini de indirmelidir.

  • KGF destekli mekanizmalar devreye alınmalıdır

Özellikle yatırım ve ihracat odaklı şirketlerde KGF’nin yeniden, daha ucuz maliyetli kredi kanalını açmasına yönelik çok büyük bir beklenti oluşmuştur. Bu kapsamda BAKSİFED olarak, 2021 yılı Ağustos ayında açıklanan KGF destekli mekanizmaların bir an önce hayata geçirilmesini önemsiyoruz.

Daha önce de kamuoyuyla paylaştığımız üzere;

  • Talep edilen miktarın yüzde 30’unun işletme sermayesi olarak, nakit hesaba aktarılmasını,
  • Kalan yüzde 70’lik kısmın bankaların kredilendirme şeklindeki gibi fatura karşılığı alışveriş yapılan firmaya bankanın ödemesi olarak gerçekleşmesini,
  • Tıpkı kredi kartı gibi yüzde 70’lik kısmın KGF Kartı şeklinde olmasını, firmanın mal aldığı yere kartla ödeme yapmasının sağlanmasını öneriyoruz.

Bu mekanizmayı hayatı geçirdiğimiz takdirde gerçekten ihtiyaç duyan, bu krediyi doğru bir şekilde değerlendirecek olan firmaların krediye ulaşması sağlanabilir.

  • Eximbank’ın doğrudan teminat mektupsuz ihracat desteğine geçmelidir

İhracatın geliştirilmesi, uluslararası piyasalarda rekabet gücünün artırılması hedefiyle faaliyet gösteren Eximbank’ın verdiği kredilerin bankalardan teminat mektubu alınarak ve ancak firmaların ticari banka limitlerinden harcanmak suretiyle erişilebilmesinin yanı sıra banka kredileri ile yarışacak düzeye gelmesi de ihracatçı firmalarımızı zor durumda bırakmaktadır. İhracatı desteklemek için Eximbank kredilerinin uygun koşullarda verilmesi sağlanmalıdır. Eximbank’ın doğrudan teminat mektupsuz ihracat desteğine geçmesi de yararlı olacaktır.

Ekonomi yönetiminin kısa vadeli önlemler yerine yapısal sorunları çözecek politikalar geliştirmesi ve finans sektörünün üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi durumunda, 2022 yılında işletme sermayesi ihtiyacı giderilirken, reel sektörün finansmana erişim kanallarının açılması da sağlanabilir. Aksi durumun üretim, yatırım ve istihdamı durma noktasına götürecek bir sürece yol açabileceğine dair ciddi endişelerimiz olduğu belirtmek isteriz.

Sürecin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”

Yorum Ekle

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir