AKTOB Başkanı Erkan Yağcı: Talep Geri Dönüyor, Gelirler de Dönecektir

Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Dr. Erkan Yağcı, erken rezervasyonlarda ilk verilere göre 2018’de Rusya pazarında büyümenin süreceğini, Almanya, Hollanda ve İngiltere pazarlarında da artışların olacağını söyledi.

AKTOB’un Ocak ayı yemekli toplantısı Antalya Lara’da bulunan Aska Lara Otel’de yapıldı.

Yemeğin açılış konuşmasında; turizmde yaşanan 2016 krizi ile 2017 sezonunda sektörün yaşadıklarını analiz eden AKTOB Başkanı Dr. Erkan Yağcı, ciddi bir sınavdan başarı ile geçildiğini, krizlere dayanıklılık derecesinin bir kez daha test edildiğini ortaya koyduğunu söyledi.

2017’de yalnız Türkiye değil dünya turizminin de rekor gelişme gösterdiğinin altını çizen Dr. Yağcı, “Türkiye’nin krizin ardından yeniden 30-40 milyonlara, Antalya’nın da 12 milyonlara ulaşması çok önemlidir. Bu sayısal başarı 2018’de de sürecektir” dedi.

Turizmde sağlanan sayısal gelişmenin ardından sektörün, bazı yapısal gerçeklere bakmada daha moralli olduğunu da vurgulayan Dr. Yağcı şunları söyledi:

“2017’de Rusya’nın önderlik ettiği hızlı bir gelişme yaşadık. BDT pazarlarının dışında; Ortadoğu pazarlarında da hatırı sayılır iyileşme gördük. Şimdi sıra gelişmeyi; Almanya, İskandinavya başta olmak üzere tüm Avrupa’ya yaymaya geldi. Turizmi yalnız Rusya ve Almanya gibi ülkelere dayamak değil, pazar çeşitliğini artırmak, bunların yanın 3. ve 4. pazarları da kazanmak durumundayız.

Diğer yandan 2016 krizinden çıkarken özellikle fiyatlarda önemli oranda fedakarlıklarda bulunduk. Kriz döneminde de söylediğimiz gibi amaç önce ayakta kalabilmek, talebi tutabilmekti. Fiyat artışları sonra gelecekti. 2017’de bunu başardık. Şimdi fiyatlar konusunda daha hassas olma vaktidir.

Burada otelcilerin olduğu kadar tur operatörlerinin de sorumlulukları vardır. Pazarda rekabetin bozulmaması adına, operatörlerin anlaşılan fiyatlardan sapmamaları ve vaatlerin yerine getirilmesi gereklidir. Çünkü biz otelciler biliyoruz ki, sürekli artan maliyetlerin bu fiyatlarla taşınabilmesi mümkün değildir. Evet fiyatlarımızı artırmak durumundayız ama bu yavaş yavaş gerçekleşecektir. Pazarın gerçeği de budur.

2014 yılı fiyatlarımızı yeniden yakalama yoluna girdik. Burada özellikle Rusya pazarında fiyat/kalite dengesine dikkat etmeliyiz. Çünkü Türkiye turizminin ana rekabet unsuru fiyat/kalite oranı, dengesidir. Krize fiyatlardan uğranan kaybın, kaliteyi de düşürmemesi için fiyatların toparlanmasına olanak sağlamak şarttır.

Peki 2018’de ne yapacağız? Erken rezervasyonlarda ilk verilere göre 2018’de Rusya’da büyüme sürecek. Bu yalnız Rusya’da değil, Avrupa pazarlarının önemli bir kısmında böyle: Almanya, Hollanda, İngiltere vb.

Öte yandan İskandinavya gibi önemli pazarlarda da talebi yeniden canlandırma çalışmalarınızı da ihmal etmeden devam ettiriyoruz. Yapabileceklerimiz konusunda, Hollanda fuarında yaptığımız kamu-özel sektör işbirliği ve destinasyon merkezli tanıtım başarılı bir örnektir. Devamını diğer Avrupa’da yapacağız. Öyle ki bu çalışma ile gördük ki son 3 yıldır bu fuarda Türkiye ilgisinin bu kadar canlı olduğuna şahit olduk.

Halen erken rezervasyonlar (EB) sürüyor ve bulgular turizmde 2014 seviyesini yakalayabileceğimizi gösteriyor. EB satışlarındaki artışlar % 25’lerden başlayıp pazara göre % 70-80’i bulabiliyor. Özetle Almanya gibi pazarlar geri dönüyor. Ki bu tam olarak gerçekleşirse, rekor bir sayısal iyileşme de yaşayacağız.

Turizmciler olarak gelişmeye yalnız sayısal bakmıyoruz. Uzun zamandır bakanlığımızın da üzerinde durduğu pazar ve ürün çeşitlendirme de bu sayısal gelişime eşlik etmelidir. Çünkü turizmde 30 yılı aşan bir tecrübesi olan dünyanın en büyük 10 destinasyonu içinde olan ülkemizin buna gücü vardır.

Tekrar etmek gerekirse, talep güçlü olursa, sayılar artmaya devam ederse; ürün ve pazar çeşitliliğinde varyasyonlar yapma olanağımız da olacaktır.

Diğer yandan tarihi ve doğal değerlerimizi de turizmde ön çıkarmak amaçlı çalışmalara da devam etmeliyiz. Mesela Antalya için 2018 yılını Perge Yılı ilan ediyoruz. Amaç hem değerimizi tanıtmak hem de gelen üç turistten birini Perge’yi ziyarette motive etmek.

2018’de ne olursa olsun, Türkiye’nin bir turizm ülkesi olduğunu unutmamalı, deneyimlerimize güvenmeli ve işbirliği içinde çalışmaya devam etmeliyiz.”

 Toplantıda bir konuşma yapan Vali Münir Karaloğlu 2018 yılı hakkında turizmcilere tüyolar verdi.

2017’nin sayı bakımından önemli bir düzelme ve toparlanma yılı olduğunu, gelir bakamından istenilen rakamın yakalanamadığını belirten Vali Münir Karaloğlu, 2018’e yeni heyecanlar, umutlar, beklentilerle girdiklerini söyledi.

“2016’NIN PANİĞİ 2017’NİN ÜMİTSİZLİĞİYLE HAREKET ETMEYİN”

Ön rezervasyonlara ve fuarlardaki taleplere bakıldığında 2018’in 2017’den çok daha iyi olacağını kaydeden Vali Karaloğlu, “Tüm zamanların rekorunu kırabileceğimizi şu an hem Antalya hem Türkiye için görebiliyoruz. O yüzden sektörümüz biraz daha kendisini naza çeksin. 2016’nın paniğiyle, 2017’nin ümitsizliğiyle hareket etmeyin. 2018 çok iyi olacak bunu bekliyoruz, Antalya 14 milyonu geçecek diyoruz. Buna şehrin valisi olarak inanıyorum, sizler de inanmalısınız. Bunu ben tek başıma başarmayacağım, daha çok sizler başaracaksınız.” dedi.

“HERKESE ÇOK ÖNEMLİ GÖREV DÜŞÜYOR”

Antalya’da turizm sektörünün tüm bileşenlerine, belediyelere ve tüm Antalyalılara da seslenen Vali Karaloğlu, gelecek 14 milyon turist için herkese çok önemli görev düştüğünü belirterek tüm sektör temsilcilerine çağrıda bulundu;

“Yalnız bunu söyler de gereğini yapmazsak bu kadar insan bu şehre gelse de biz mahcup oluruz. Onun için Antalya’nın topyekûn tüm tarafların, herkesin, her birimizin 2018’e çok ciddi hazırlanması lazım. Bütün kente çağrım olsun, her birimiz seferberlikle bu şehri 2018 sezonuna hazırlamalıyız. Müşteri geldikten itibaren herkes 2018’e göre kendisini dizayn edecek, personel eğitimleri, araçların yenilenmesi, belediyelerin şehri bir gelin gibi süsleyerek yeni sezona hazırlaması gibi her birimiz elimizden geleni yapmazsak 14 milyon insan Antalya’ya gelir ama biz mahcup oluruz.”

Bu konuda sektörel toplantılar yapacaklarını belirten Vali Münir Karaloğlu, şimdiden herkese çağrıda bulunduğunu ve herkesin sorumluluklarının farkında olarak, gelecek olan bu yeni sezona hazırlıklı olması gerektiğine vurgu yaptı.

“TURİZİMİN BARIŞÇIL DİLİNİ KULLANMALIYIZ”

Seyahatin insanı özgürleştirdiğini, seyahatin özgürlük olduğunu ifade eden Vali Karaloğlu, Dünyadaki kaos ortamı ne olursa olsun Antalya ve Türkiye olarak turizmin barışçıl dilini kullanmaya barışın sesini turizmle yükseltmeye devam etmeleri gerektiğini dile getirdi. Dünya’nın ve Türkiye’nin bu soft sese ihtiyacı olduğuna dikkat çeken Vali Münir Karaloğlu, Turizmi sadece bir ticari faaliyet olarak görmekten ziyade dünyada barışın korunması ve yaygınlaştırılması için bir etkinlik olarak değerlendirmek gerektiğini vurguladı.

“TOUR OF ANTALYA” ANTALYA’NIN MARKA DEĞERİNİ YÜKSELTECEK

Tour of Antalya’ya da konuşmasında yer veren Vali Karaloğlu, projeyi sadece bu şehre kış aylarında gelecek turist sayısının arttırılmasından ziyade Antalya’nın bir tanıtım projesi olarak gördüğünü belirtti. Tour of Antalya’ya kamu kurum ve kuruluşları olarak her türlü desteği verdiklerini ve vermeye de devam edeceklerini söyleyen Vali Karaloğlu bu ve benzeri organizasyonları kentin marka değerini yükseltecek aktivite olarak değerlendirmek gerektiğini aktardı.

Aska Hotel sahibi Ramazan Aslan’a teşekkür plaketini Vali Karaloğlu verdi. 

Yorum Ekle

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir