Kahvaltı Festivali Açıldı

Seher Özen Karadeniz

ANFAŞ Fuarcılık ve Kongre Merkezi tarafından; Türk mutfak kültüründe önemli yere sahip olan kahvaltı öğününün geleneksel örneklerini yeni nesille buluşturmak ve aynı zamanda da perakende gıda sektörüne hareket ve kazanç oluşturmak amacıyla organize edilen BrunchFest (Kahvaltı Festivali) dün ANFAŞ Fuar Merkezi’nde açıldı.

Kimi, kahvaltı öğününü atlar ancak benim çocukluktan beri atlamadığım tek öğündür. Hal böyle olunca yaklaşık üç ay önce haberdar olduğum festivali ilk günden ziyaret etmek istedim. Açılış saati olan 11:00’de festival alanında yerimi aldım. Henüz çok fazla bir kalabalık yoktu. İki saat geçirdiğim alan öğleden sonraya doğru daha hareketli oldu. Yaklaşık üç aydır sosyal medya hesaplarından yoğun olarak paylaşıldığı için tahminim hafta sonu daha da yoğun olacaktır.

Festival, kahvaltı festivali olunca, günün anlamına uygun hareket ederek kahvaltımı yapmadan gittim. Aklımda simit ve çayın eşlik ettiği zengin bir kahvaltı tabağıyla kahvaltı etmek vardı. Toplam 3 koridordan oluşan festival alanında kahvaltı yapmak için alternatiflerimiz; gözleme, tost, su böreği, çiğ börek, soğuk sandviç, patates-sosis tabağı ve Kadın Girişim Kooperatifi’nin standında yer alan pasta-kurabiye çeşitleriydi. Geriye kalan tüm standlar peynir, zeytin, bal, tereyağ, reçel, kuruyemiş, tahin gibi satın alıp evinize götürebileceğiniz ürünlerden oluşuyordu. Bu standların birkaçının yetkilisine; ‘İlk kez mi geliyorsunuz’ diye sordum. “Daha önce YÖREX’e gelmiştik. Buna da katıldık. Bir ay sonra yine YÖREX’le burada olacağız” dediler. Bunlar haricinde 4-5 ayrı masada da el yapımı takı ve giysiler yer alıyordu.  

Demem o ki bir simitsever olarak “Her şehrin kendine özgü simidi’ni tatmak için gittiğim BrunchFest’ten börek ve tost yiyerek döndüm.

Kısacası kültürümüzün önemli bir parçası olan ‘kahvaltı’nın böylesine anlamlı bir festivalle farklı bakış açılarıyla ele alındığını görmeyi, ülkemizin değişik köşelerindeki sunum alternatifleriyle karşılaşmayı beklerken, kahvaltının fast-food hali olan tost, börek, soğuk sandviçle karşılaşmış olmak beni hayal kırıklığına uğrattı.

Her hafta sonu şehrin bir köşesinden öbür köşesine kahvaltı etmeye giden bir kesim olduğunu biliyoruz. Antalya’nın Çakırlar bölgesindeki kahvaltıcılarını, meşhur Van Kahvaltıcısını gözlerim aramadı desem yalan olur.  ‘Bugün ilk gündü, henüz açılmayan standlar vardı. Aradıklarınız o standlardaydı’ denirse de bundan sonra fuarlara ikinci gün gitme kararı alacağım.

Sonuç olarak aradığımı bulamayınca ben de bulduğumu yedim. Öncelikle Tostik’in karışık tostunu tattım. Ardından Levent Börekçilik’in peynirli su böreğini denedim. Her ikisi de oldukça lezzetliydi. Karnımı doyurduktan sonra tatlı olarak Giliğ’den çikolatalı yanık dondurma yedim. Çay-Tea’s’de kahvemi içtim. Doğrusu Çay-Tea’s ve Antalya Reçelleri festivalin ruhuna yakışır en derli toplu standı kurmuşlardı.